Bataklık Cesetleri

Bataklık Cesetleri

Tarih: İÖ 1. yüzyıl-İS 4. yüzyıl
Yer: Kuzey Avrupa


1640 baharında Schalkholzer Bataklığı'ndan bir insan cesedi çıkarıldı. Adam herhalde öldürülmüş ve oraya gömülmüştü.
BAUERNCHRONIK DES HARTICH SIERK AUS WROHM, 1615-64.



Kuzey Avrupa'nın şaşırtıcı derecede iyi korunmuş bataklık cesetleri hem popüler hayalgücünü hem de bilimsel varsayımları uzun bir süre etkilemiştir. Bu ıssız ve tehlikeli bataklıklarda bu insanların ne işleri vardı? Nasıl bu kadar iyi korunabilmişlerdi? Ve cesetlerin çoğunun şiddete maruz kaldıkları gözönüne alınırsa neden burada ölmüş ya da öldürülmüşlerdi? Bunlar tanrılara ya da bu sulak yerlerin ruhlarına mı kurban edilmişlerdi? Yoksa kaza ya da cinayet çok daha inandırıcı bir açıklama olabilir miydi?

Bataklık cesetlerinin ilk esrarı olan bu kadar iyi korunmuş olmaları kolaylıkla açıklanabilir. Burada en önemli şey, bataklıklardaki bataklık yosununun turba oluşturmasıdır. Bu da bakterilerin üreyememesi ve böylece de organik maddelerin (aynı zamanda bataklık cesetlerinin) bataklık yosunu içinde bakteri saldırısına uğramaması demektir.

Yosunda doğal bir deri tabaklama kimyasalı vardır ve bu da bataklık cesetlerinin derilerini korurken, rengini de "Maillard reaksiyonu" adı verilen bir süreçle koyu kahverengiye dönüştürür. Bataklık yosunu ölünce turbaya dönüşür ve bataklık cesedi, biriken tabakaların altında kalır. Son yüzyıllarda yakıt olarak turba kullanılması ve son zamanlarda bahçelerde turbanın hâlâ kullanılır olması nedeniyle, bataklık cesetleri bu turba kullanımı sırasında tekrar günışığına çıkmıştır.


 

(Sol Üstte) Windeby Kızı'nın başının bir yanı tıraş edilmiş ve gözlerinin de bağlı olması, ölümün bir kaza olmadığını göstermektedir. (Solda) Bazı bataklık cesetleri ölümden önce soyulmuşlardı. Huldremose Kadını'nın üzerinde ise koyun postu bir pelerin, ekose bir etek, başında bir örtü vardı. (Sağda) Danimarka'da I950'de bulunmuş olan Tollund Adamı'nın boynunda, asılması için kullanılmış olan ip hâlâ duruyordu.



KEŞİF VE TARİHLEME

Eski çağların bataklık cesetlerinin en eski keşif kayıtları 17. yüzyıldadır ve 18. ile 19. yüzyıllar boyunca bulunan ceset sayısı da artmıştır. Bu cesetlerden bir kısmı bir iz bırakmadan kaybolmuşlar, bir kısmı yeniden kutsanmış topraklara gömülmüşler ama turba bataklığının koruyucu ortamı olmadan hemen çürümüşlerdir. En az bir bataklık cesedi, "mumya tozu" kaynağı olduğu gerekçesiyle pahalı bir ilaç olarak satılmıştır.

Ciddi bilimsel araştırmalar ancak 1870'lerden sonra başlamışsa da, en ünlü bataklık cesetleri keşifleri ancak 20. yüzyılda gerçekleşmiştir. Aynı zamanda teknolojideki ilerlemeler de Danimarka'daki Tollund (1950) ve Britanya'daki Lindow Moss (1984) cesetlerinde ayrıntılı analizler yapılmasını mümkün kılmıştır.

Bataklık cesetlerinin mükemmel bir biçimde korunmuş olmaları gerçek eskiliklerini maskelediği için, bunların gerçekten ne kadar eski olduklarım anlamak için büyük çabalar harcanmıştır. Danimarka'da 1950'de Tollund Adamı'nı bulan turba kesiciler, yakınlarda öldürülmüş bir cinayet kurbanı bulduklarım sanarak polise başvurmuşlardı.

1983'te Cheshire'da Lindow Moss'da saçları, gözleri ve beyninin bir parçası olan bir kafatası bulununca polis bunun bilinen bir cinayet kurbanına ait olduğunu sanmış ve zanlı kişi de, delilleri görünce cinayeti işlediğini itiraf etmişti. Ancak radyokarbon testleriyle Tollund Adamı ile Lindow Kadını'nın ikisinin de yaklaşık 2000 yaşında oldukları saptanmıştır.

En yaşlı bataklık cesedinin -Danimarka'nın Fyn adasından Koeljberg Kadını- 10.000 yıl öncesine ait olduğu tespit edilmiştir. Mezolitik Dönem'e ait olan bu cesette, daha sonraki Neolitik örneklerde olduğu gibi, yumuşak doku korunamamıştır. Bataklık cesetleri tam olarak Demir Çağı'nda başlamakta ve Britanya ile irlanda, Hollanda, Danimarka ve Almanya'da çıkmaktadır.

Küçük bir kısmı Ortaçağ ya da Ortaçağ sonrası döneme aitse de, büyük bir çoğunluğu İÖ 1. yüzyıl ile İS 4. yüzyıl arasındaki dönemden kalmadır. Bu sıklık bunların kaza sonucu ölmediklerini, o belirli dönemde Kuzey Avrupa'nın pek çok bölgesine özgü kurban ya da idam uygulamaları olduğunu göstermektedir.



Kuzey Avrupa'nın bataklıklara ve sulak yerlere ritüel gömme âdeti, yalnızca bulunan insan kanıtlarıyla değil, İÖ 1650 tarihinden kalma Trundholm güneş arabası gibi gelişmiş madeni eşya ile de belgelenmiştir.


CİNAYET Mİ, KURBAN MI?

Bu insanların zamansız ve şiddet kullanılarak öldürüldükleri bellidir. 1984'te Lindow Kadını'nın yakınlarında bulunan Lindow Adamı'nın başına iki darbe vurulmuş, boğazı kesilmiş ve boynu bir garotla kırılmıştı. Diğer Danimarka bataklık cesetleriyle Graubelle Adamı'nın da boğazı kesilmişti ama alnındaki yara ve kırık bacağı da bir kaza olamazdı.

Tollund Adamı asılarak öldürülmüştü. Borremose Kadını'nın kafa derisi yüzülmüş olabilir. Yde Kızı bıçaklanmış ve boğulmuştu. Bu insanların çok farklı yöntemlerle öldürülmüş olmaları gerçekten ilginçtir. Bunların cinayet kurbanları olmayıp planlı olarak idam ya da kurban edilmiş olduklarını gösteren başka özellikler de vardır. Cesetlerin büyük bir kısmı çıplak gömülmüştü; giysilerin bulunduğu durumda bunlar sanki kişi idamdan önce soyulmuş gibi başka yerlerde bulunmuştu. Windeby ve Yde genç kızlarının başlarının bir yanı tıraş edilmişti.

Arkeologlar bu cesetlerin açıklamasını 2. yüzyıl başlarında yaşamış Romalı yazarlardan Tacitus'ta aramışlardır. Tacitus, Cermen halkları üzerindeki araştırması Germania'dâ Kuzey Avrupa yerli toplumlarında bazı suçlar için verilen cezalar konusunda şunları yazmaktadır: "Hainler ve asker kaçakları ağaçlara asılırlar. Korkaklar, görevden kaçanlar ve doğa-dışı suçlar işleyenler sazdan bir sepet altında bataklığa gömülürler." Burada sözü edilen "doğadışı" hem eşcinsellik hem de rastgele cinsel ilişki olabilir.

Zina suçu işleyen kadınlar ayrı olarak ele alınmıştır: "Suçlu kadın kocası tarafından cezalandırılır. Koca kadının saçlarını tıraş eder, onu çırılçıplak soyar ve akrabaların önünde evinden çıkarıp köyün içinden geçirerek kırbaçlar." Bulunan cesetlerin çıplaklığı bu anlamda rezil etme işareti olabilir. Erken Ortaçağ döneminden bir Burgonya yasasına göre kocasını reddeden bir kadın bataklığa atılır.

Bataklık cesetlerinin suçlular mı yoksa kurbanlar mı oldukları henüz kesin değildir. Kuzey Avrupa'da adakların göllere ve bataklıklara atılma geleneği vardır ve bunların arasında, Trundhum güneş arabası gibi görkemli madeni eşyalar da bulunmaktadır. Bataklık cesetleri de bu geleneğin bir parçası olarak görülebilir. Ama aynı zamanda bataklığa gömülmenin İS ilk yüzyıllarda Cermen toplumları tarafından bir ceza türü olarak kullanıldığını gösteren kanıtları da gözardı edemeyiz.

Bataklık cesetlerinde yapılan mide analizleri, kurbanın son yemeğini tespit etmemize yarayan ipuçları da vermiştir: Tollund ve Grauballe Adamı son yemek olarak yavan bir yulaf çorbası içmişlerdir. Ancak Grauballe Adamı'nın parmak uçları elleriyle çalışmadığını gösterdiği için kendisi yüksek düzeyde biri olmalıydı.

Yediği yulaf zehirli olduğundan komadayken ölmüş olabilir. Son analizde Kuzey Avrupa'nın bataklık cesetleri için bir tek açıklama olmayabilir. Ancak bunlardan pek azının sisli havada uğradıkları talihsiz ve basit bir kaza sonucu bataklıkta öldüğü açıktır.

 

Soğuğun Baş Ağrıtması
Kâğıtların Sararma Sorunu
Mermi Gerçekten Suya İşlemez mi ?
Bebekler Neden Sol Kucakta ?
Gözlüğün Tarihçesi
Bugüne kadar Yaşamış İnsanların Sayısı
Çin Seddinin Uzaydan Görülebilirliği
Romen Rakamlarıyla Hesaplama
Bilgisayarın Tavlave Satranç Oynaması
Yapıştırıcıların Yapıştırması
Balonlar Ne Kadar Yükselir ?
Uçaklardaki Karakutunun Yapılışı
İnsan Ve Hayvan Birleşirse
Akıl İle Zekanın Farkı
Havluların Kokması
Nöbetçi Kulübelerindeki Kum Torbaları
Buzların Çarpışması
Saatin Saniye Göstergesi
Otellerin Döner Kapıları
Farklı Dillerin Konuşulması
Müzik Notalarının Kökeni
Satrançtaki Şah Neden Pasiftir ?
Filmlerde Tekerleklerin Ters Dönmesi

Tarihlerin Gün Değiştirmesi
Sesle Bardak Kırma
Kâğıt Nasıl Yapılıyor ?
Floresanların Ekonomikliği
Helikopter Pervaneleri
Uçaklar Neden İz Bırakırlar ?
Araba Motorunun Soğuk Olması
Telefon Şehir Kodları
Dalgıçların Vurgun Yemesi Nasıl Olur ?
Mum Nasıl Kayboluyor ?
Asansör Düşerken Zıplama
Kılıcı Nasıl Yutuyorlar ?
Sabun Kiri Nasıl Temizliyor ?
Ev Çiçekleri Zararlımıdır
?
Yağmur'da Koşmalımıyız ?
Hindiye Turkey Denmesi
Yüzme Yarışı Stilleri
İskambil Kağıtlarının Şekilleri
Kurşun Kalem Neden Altıgen ?
Eskiden Nasıl Traş Olunuyordu ?
Eski İnsanların Tuvaletleri
Şemsiyeler Niçin Siyahtır ?
İngiltere'deki Trafik Yönü
Tablodaki Gözün Sizi Takip Etmesi
Sabun İle Deterjanın Farkı
1 Nisan Şakasının Kökeni
Sakız Çiğneme Adeti
Saati Sol Kola Takmak
Mezara Çiçek Koymak
Çatalı Sol Elle Tutmak
Çatal Kaşık Kullanma
Doğum Günü Şarkısı
Yılbaşı ağacı Adeti
Kadeh Tokuşturma
Doğum Günü Pastası
Düğünlerde Pasta Kesilmesi
Niçin Tesbih Çekiyoruz
13 Sayısının Uğursuzluğu
Niçin Tahtaya Vuruyoruz ?
Merdiven Altından Geçmek
Önümüzden Kara Kedi Geçmesi
Nazar Değmesi Nasıl Oluyor ?
Ayna Kırılması ve uğursuzluk
Bayrakların Yarıya İndirilmesi
Noel Baba Gerçek Mi ?
Sevgililer Günü
At Nalı Ve Şans
Balayı Adeti
Dört Yapraklı Yonca ve iyi şans
1 Kibritle 3 Sigara
İneğin Kutsallığı
Güne Sol Ayakla Başlamak
Cuma Verilen Sala
Babalar Günü
Yazı-Tura Atma
Doğum Günü Kutlamaları
Bebeği Leyleğin Getirmesi
Neden Çok Yaşa Denir ?
Anneler Günü
Saatler Niçin İleri-Geri Alınır ?
En Yüksek Ses
Elmasın Camı Kesmesi
Barkod Nedir ?
Balerinlerin Dans Stili
Ayların Günlerinin Değişmesi
Düdüklü Tencere
Dikiz Aynaları
Arzın Merkezine Yolculuk
Arabaların Arka Camları
Antifirizin İşlevi
Çivi Üstünde Yatmak
Çim Kokusunun Kaynağı
Cemre Düşmesi Nedir ?
Ağaç Çatalla Su Bulmak
@ Sembolünün Anlamı
Canlıların Görebildikleri
Cam Neden Saydamdır ?
Cam Arkasında Bronzlaşma
Buzlu Yola Tuz Atılması
 
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden